Hamsi bolluğu av baskısı oluşturdu, tesis ve nakliye kapasitesi tıkandı
DEM-BİR Çanakkale-Tekirdağ Bölge Birliği Başkanı Naci Karabiber, Karadeniz'deki hamsi bolluğunun tüm avcı gemileri bu bölgeye çektiğini ve bunun ekonomik ile ekolojik baskıya dönüştüğünü açıkladı.
Boğazda az sayıda balık, su sıcaklığı etkisi
Karabiber, Çanakkale Boğazı ile Kuzey Ege'de sardalya ve hamsi miktarının azaldığını, havaların sıcak ve lodosların etkili olduğunu söyledi. Su sıcaklığının hâlâ 19-20 derece civarında olduğunu belirten Karabiber, bunun balıkların kış moduna girmesini ve kütleleşip toplanmasını engellediğini ifade etti: "Marmara’da çok dağınık bir hamsi popülasyonu var. Çok dağınık balıklar. Onlar su sıcaklığı sebebiyle hâlâ toplanmadılar."
Türkiye’nin tüm hamsi filosu Karadeniz’de, piyasa arza yetişemiyor
Karabiber, denizcilik sektöründeki yönelmenin tek tip balık avcılığına dönüştüğünü ve bunun piyasada tıkanmalara yol açtığını aktardı: "Şu an yalnızca Karadeniz’de hamsi var. Çok bol var. Türkiye’nin bütün hamsi filosu Karadeniz’de. Denize tek tip balık avcılığı yapılıyor şu an. Yalnızca hamsi avcılığı yapılıyor... Şok tesislerinin hepsi doldu. Piyasa bu arzı kaldıramaz hale geldi. Nakliye edecek kamyon bulamaz hale geldik."
Fiyat hareketleri ve avcıların gelir baskısı
Hamsi bolluğunun fiyatları düşürdüğünü belirten Karabiber, fiyat örnekleri vererek durumu özetledi: "Daha dün bir hamsinin kasası 400 lira, 500 liraydı. Yani bir kilo hamsinin balıkçıdan çıkışı 30-33 lira. Ama şu an hamsinin kilosu vatandaşa gemiden çıkışı 25-35 lira arası." Bolluğun av baskısını artırdığını ve balıkçıların maliyeti karşılamak için daha fazla tutmak zorunda kaldığını söyledi.
Maliyetler, yakıt tüketimi ve günlük av baskısı
Karabiber, gemi işletme maliyetlerinin yüksek olduğunu ve bunun da gecelik yüksek tutuma yol açtığını anlattı: "Balıkçı gemisinde bir kasa hamsinin maliyeti 400 liradan alta düşmez. 400 ile 600 lira arasında değişir... Ben kendi gemimle günlük 1,5 ton yakıt tüketiyorum. Çok tutmak zorunda, böyle olunca balıkçı çok tutmak zorunda kalıyor. Yani gecede 10 ton, 20 ton, 50 ton, 100 ton gibi rakamlara ulaşmak zorunda. Çünkü maliyeti kurtarmıyor." Ayrıca bazı büyük gemilerin bir gecede 5 ton yakıt yaktığını ve 50 metre uzunluğunda, 2’şer, 3’er bin beygir motorlara sahip olduğunu ifade etti.
Sürdürülebilirlik ve kota uygulamaları
Yoğun avcılığın sürdürülebilir balıkçılığa zarar verdiğini vurgulayan Karabiber, mevcut kota uygulamalarının eksik kaldığını belirtti: "Türkiye şu an hamsiye kota uyguladı, bir kota uygulanıyor ama bu yıllık kota olarak geldi. Günlük kota olsaydı mesela bir balıkçı bir günden atıyorum 500 kasadan fazla tutamaz denseydi o zaman bu rakamlar da bu kadar dip görmezdi. Sürdürülebilir balıkçılık açısından da daha iyi sonuçlar alınırdı. Daha kota da Türkiye yeni uygulanıyor bu yıl 2’nci yılı."
Karabiber son olarak, balık çeşitliliğinin tekrar artması ve gemilerin peyderpey Marmara Denizi ile Kuzey Ege’ye yönelmesiyle kolyoz, tombik ve istarvit gibi türlerin avlanmasının gündeme geleceğini söyledi.
BALIK TEZGAHINDAKİ BALIKLAR