Yenidoğan Çetesi davasında 7. duruşma: Sanıklar savunma verdi
Duruşma detayları ve iddianame
İstanbul’da bebekleri anlaşmalı görüldüğü hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağladıkları ve ihmali davranışlarla ölümlere yol açtıkları iddia edilen Yenidoğan Çetesi yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın 7. duruşmasına devam edildi. Soruşturmanın 2. dalga operasyona ilişkin hazırlanan iddianame ile ana dava dosyası birleştirilmiş; sanık sayısı 61e yükseltilmişti.
Duruşmanın ikinci günü, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından adliyenin konferans salonunda gerçekleştirildi. Duruşmaya, 6’sı tutuklu olmak üzere bazı tutuksuz sanıklar ve tarafların avukatları katıldı; bazı sanıklar ise SEGBİS aracılığıyla duruşmaya bağlandı. Yoklamanın ardından sanıkların savunmalarına yer verildi.
Sanık beyanları
Fırat Sarı (iddianamede örgüt lideri olarak yer alan tutuklu sanık) savunmasında şunları söyledi: "Tutukluluğumuz 20 aydır, soruşturma ise 3 yıldır sürüyor. Hayatını çocuklara adamış insanlar burada bebek katili oldu. Ben 20 aydır içerideyim, beni sonsuza kadar burada mı tutacaksınız? Elinizde bir taş yani somut bir delil var mı?"
Sarı savunmasının devamında medyanın dosyayı çarpıttığını belirterek, "Bu dosya medyaya çok farklı lense edildi, medyada bu dosyayı korkunç bir biçimde cinayet işler gibi ele aldı ve biz bu durumdayız. Halime bebek, beyin ölümü ile doğmuş bir bebektir. Ben hastaya ne yapmışım, ben canavarım, korkunç bir hekimim ya hani, ben Halime bebeğe tomografi çektirmeye gönderdim. 20 dakika boyunca canlandırmakla uğraştım. Ben bebeğe MR çektirmediğim için suçlandım. Bebeğin beyin ölümü gerçekleşmiş canlandırmaya çalışıyoruz neyin MR’ını çekelim, hastanın damar yolu kalmadı. Bunu sorgulamadılar. 112 bu bebeği neden Çorlu Reyap Hastanesine sevk etti? Herkes bizi potansiyel bebek katili zannediyor. Emrullah Erdinç’in uyuşturucudan gözaltına alınması tesadüf değildir. Seher Cuhadar ve Erol Vural gibi isimler çıktı şimdi ortaya. Ben bu insanları tanımıyorum, hayatım boyunca da görmedim. Ben bu duruşmada ev hapsi talep ediyorum, bunu ilk kez istiyorum" dedi.
Zeki Ötünç (tutuklu sanık) ise, "Bebek için gerekli olan her şeyi yaptım, ihmal yok. Annelerin içi rahat edebilir. Bunu mahkemeye kanıtlayacağım. 1986 yılından beri doktorluk yapıyorum. 18 yıldır yenidoğan yoğun bakıma bakıyorum. Bana, cinayet işlediğim söyleniyor. (...) Bebekler anne karnından doğar doğmaz biz görmüyoruz. Doktorlar doğum işlemi sonrası bize teslim ediyor. Bu yüzden doğum sırasında yaşanan bir ihmal olmuş mu ya da başka bir durum oldu mu bilemiyoruz. Biz doğum sonrası ortaya çıkan olaylardan sorumluyuz. Bu bebeklerin sorunlarının doğum sırasında meydana gelmediğini nereden biliyoruz? Ben yenidoğan doktoruyum ve bir bebeği öldürmekle suçlanıyorum, bunu da para için yaptığım söyleniyor. Bu korkunç bir şey, kimseyi öldürme kastım yoktur" diye konuştu.
Hakan Doğukan Taşçı (tutuklu sanık) da savunmasında, "Opara bebek hakkında ismimin geçtiği tek yer var, o da bebeğin ölüm bilgisini aile ile paylaşmak. Bunu da şu şekilde açıklıyorum; bebeğin ölüm bilgisini aile ile paylaşacak doktorun olmaması. Ben sorumlu hemşireyim, gece vefat eden bir bebeğin ölümünü ben haber veremem mesai saatimin dışında. Ne yaparsam yapayım ömür boyu bu dosyadan kurtulamayacakmışım gibi hissediyorum. Herkes çocuklara ben müdahale etmedim diyor, bu çocuklara kim müdahale etti ben çok merak ediyorum. Şeyhmus Çelik, 44 gün yatan bebek için ben görmedim dedi, 60 yaşına gelmiş adam bunu söyledi" ifadelerini kullandı.
Mahkeme kararı
Cumhuriyet Savcısı, duruşmada görüşünü bildirerek tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına ve eksik hususların giderilmesine karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, sanık savunmalarının alınmasına devam etmek üzere duruşmayı yarın saat saat 10.00’a erteledi.
Yenidoğan Çetesi davasında sanıkların yargılanmasına devam edildi