Bist 100
8.991,6 0%
DOLAR
31,96 -0,29%
EURO
34,49 -0,2%
ALTIN
2.322,44 -0,7%

RTÜK 2024: Televizyon Türkiye’de Medya Tüketiminde Liderliğini Sürdürüyor

RTÜK Medyametre 2024 sonuçları televizyonun dijitalleşmeye rağmen geniş yaş gruplarında öncü kaldığını ve medya ekosisteminin hibritleştiğini gösteriyor.

Yayın Tarihi: 17.11.2025 10:34
Güncelleme Tarihi: 17.11.2025 10:34

RTÜK 2024: Televizyon Türkiye’de Medya Tüketiminde Liderliğini Sürdürüyor

RTÜK Medyametre 2024: Televizyon dijitalleşmeye rağmen güçlü

RTÜK’ün "Medyametre Medya Kullanım Alışkanlıkları Araştırması-2024" verileri, dijitalleşme sürecine rağmen televizyonun Türkiye'de etkisini sürdürdüğünü ortaya koyuyor.

Araştırmanın genel bulguları

RTÜK tarafından yayımlanan "Medyametre Medya Kullanım Alışkanlıkları Araştırması-2024" sonuçları, medya tüketiminde kayda değer bir dönüşüm yaşansa da televizyonun toplum içindeki güçlü konumunu koruduğunu gösteriyor. İstanbul Gelişim Üniversitesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Aysun Kaya Deniz, televizyonu yalnızca bir alışkanlık olarak değil, aynı zamanda güvene dayalı bir mecra olarak değerlendiriyor.

Televizyonun güven ve erişim rolü

Dr. Öğr. Üyesi Aysun Kaya Deniz, televizyonun özellikle orta yaş ve üzeri için "gündelik yaşamla bütünleşmiş, erişimi kolay ve güvenilir bir mecra" olmaya devam ettiğini belirtiyor. Deniz, televizyon içeriğinin profesyonel denetimden geçtiğini ve hedef kitle tarafından "resmi ve doğrulanmış bilgi" olarak algılandığını vurguluyor. Buna karşın dijital mecralarda sahte hesaplar ve doğrulanmamış içeriklerin bilgi kirliliğini artırdığına dikkat çekiyor.

Yaş gruplarına göre medya kullanımı

Araştırma, 65 yaş ve üzerindeki bireylerin günde ortalama 5 saati televizyon başında geçirdiğini gösteriyor. Dr. Öğr. Üyesi Deniz, bunun kuşaklar arası dijital uyum farkından kaynaklandığını; 65 yaş üstünün dijital medyayı karmaşık, tehlikeli ve güvenilmez algıladığını, geleneksel medyayla büyümüş olmalarının televizyonu onlar için güvenli ve risksiz kıldığını ifade ediyor.

Gençlerin dijital eğilimleri ve doğrulama ihtiyacı

Araştırmada genç yaş gruplarının sosyal medyayı günde 4 saatten fazla kullandığı öne çıkıyor. Deniz, sosyal medyanın kullanıcıları aktif içerik üreticisi konumuna taşıdığını, algoritmalar aracılığıyla bilgiye hızla erişim sağlandığını ancak bunun doğrulama ihtiyacını artırdığını söylüyor. Dijital okuryazarlığı yüksek bireylerin riskleri kısmen yönetebildiğini, fakat doğrulanmamış içeriklerin gençler için hâlâ ciddi bir sorun oluşturduğunu belirtiyor.

İsteğe bağlı platformlar ve televizyonun dönüşümü

Netflix ve BluTV gibi isteğe bağlı yayın platformlarına abonelik oranlarındaki artış, geleneksel yayıncılığı etkiliyor. Deniz, akıllı televizyonların yaygınlaşmasıyla bu platformlara erişimin kolaylaştığını, yüksek prodüksiyonlu ve özgün yapımların izleyicinin ilgisini çektiğini, bunun da televizyon kanallarını daha nitelikli, kısa sezonlu ve yenilikçi içerikler üretmeye yönelttiğini ifade ediyor. Televizyon kanallarının dijital arşivler oluşturarak zaman bağımsız içerik sunduğu ve geleneksel yayıncılığın daha esnek hale geldiği belirtiliyor.

Gelecek: Hibrit bir medya ekosistemi

Dr. Öğr. Üyesi Aysun Kaya Deniz, önümüzdeki 5-10 yılda dijitalleşmenin hızla artacağını ancak bunun geleneksel medyayı tamamen ortadan kaldırmayacağını vurguluyor. Genç kuşakların dijital ağırlıklı tüketim modellerine sahip olmasına karşın orta ve ileri yaştaki gruplar için televizyonun önemli bir referans olmaya devam edeceğini söylüyor. Sonuç olarak Türkiye’nin medya ekosisteminin geleneksel ve dijital mecraların birlikte var olduğu hibrit bir yapıya doğru ilerlediği ifade ediliyor.

İSTANBUL GELİŞİM ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ, İDARİ VE SOSYAL BİLİMLER FAKÜLTESİ, RADYO, TELEVİZYON VE...

İSTANBUL GELİŞİM ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ, İDARİ VE SOSYAL BİLİMLER FAKÜLTESİ, RADYO, TELEVİZYON VE SİNEMA BÖLÜMÜ DR. ÖĞR. ÜYESİ AYSUN KAYA DENİZ