Karadeniz'de Ticari Balıklarda Mikroplastik Araştırması
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ülgen Aytan, Karadeniz bölgesindeki ticari balık türleri üzerinde mikroplastik araştırması yaptıklarını açıkladı. Yapılan çalışmada balık türleri arasında istavrit ve mezgit gibi türlerin balık başına bir adet mikroplastik bulundururken, dipte yaşayan barbun, dil, pisi ve kalkan balıklarında bu miktarın 12 adede kadar çıktığı bildirildi.
Dünya Genelinde Plastik Kirliliği
Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) verilerine göre, dünya çapında her gün yaklaşık 2 bin çöp kamyonu kadar plastik atık su ekosistemlerine karışmaktadır. Yılda 19-23 milyon ton plastik atığın su kaynaklarına sızarak çevreyi kirlettiği bilinmektedir. Bu durum, gıda üretimine de olumsuz etki yapmaktadır.
Plastiklerin Tehdit Oluşturması
Prof. Dr. Aytan, plastiklerin aşırı üretimi ve yanlış bertaraf uygulamaları sonucu doğada kalıplaşarak en yaygın çevresel tehditlerden biri haline geldiğine dikkat çekti. Mikroplastiklerin, akıntılarla su ekosistemine ulaşması ve bu süreçte deniz canlılarının yaşamını olumsuz etkilemesi söz konusu.
Mikroplastiklerin Gıda Zincirine Etkisi
Aytan, mikroplastiklerin besin zincirinin temelini oluşturan mikroorganizmalarla aynı boyuta geldiğini ve besinlerle birlikte insan tüketimine kadar ulaştığını belirtti. Ayrıca, Karadeniz'de mikroplastiklerin sebep olduğu kirliliğin etkilerini değerlendirdikleri araştırmada, balıkların yerel ekosistemleri ile olan ilişkilerini de incelediklerini ifade etti.
Her Balık Türünde Mikroplastik Tespiti
Yapılan incelemelerde, incelenen tüm balık örneklerinde en az bir adet mikroplastik tespit edildi. İstavrit ve mezgitte mikroplastik miktarı daha düşükken, barbun ve pisi gibi dip balıklarında yüksek seviyelerde bulundu. Bu durumun, balıkların habitatına göre değişiklik gösterdiği vurgulandı.
Karadeniz'de Plastik Kirliliği ile Mücadele
Aytan, araştırmanın hedefinin 'Balık yemeyin' algısı yaratmak olmadığını, kirliliğin azaltılması için gerekli tedbirlerin alınmasını teşvik etmek olduğunu ifade etti. Özellikle atık yönetiminin iyileştirilmesi ve arıtma tesisleri kurulmasını öneren Aytan, bu konuda bireysel ve yerel yönetimlerin alacağı önlemlerle plastik kirliliğinin azaltılmasında herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini belirtti.
Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) verilerine göre, dünyada her gün 2 bin çöp kamyonu kadar plastik okyanus, nehir ve göllere dökülüyor. Her yıl 19-23 milyon ton plastik atık, su ekosistemlerine sızarak bu alanları kirletiyor. Plastik kirliliği gıda üretim kapasitesini doğrudan etkiliyor. Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ülgen Aytan, Karadeniz'de balıkçılığın sürdürülebilirliğini sağlamak için bir araştırma yaptıklarını belirterek, "İstavrit, mezgit gibi türlerde balık başına bir adet mikroplastiğe rastladık ama dipteki barbun, dil, pisi ve kalkanda bu miktar 12 adete kadar çıktı." dedi.
