Kanser tedavisinde en kritik adım: erken tanı
Beyhekim Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümündan Uzman Dr. Aziz Kurtuluş, kanser vakalarının hızla arttığını belirterek tanıda gecikmenin kayıplara yol açtığını vurguluyor. Dr. Kurtuluş, dünyada her yıl yaklaşık 20 milyon yeni kanser tanısı konduğunu ve bunlardan yaklaşık 10 milyon kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatıyor.
Erken tanının önemi
Uzmanlar kanserin kontrolsüz hücre çoğalması ve tamir mekanizmalarındaki bozulma sonucu ortaya çıktığını bildiriyor. Dr. Kurtuluş, kanserin ölüme yol açan nedenler arasında kalp hastalıklarından sonra ikinci sırada yer aldığını, bu yüzden erken tanının belirleyici olduğunu söylüyor. Tanı sıklıkla halsizlik, kilo kaybı, iştahsızlık, bulantı, kusma ve vücudun herhangi bir yerinden kanama gibi şikayetlerle başvurularak konuluyor; bu tür bulgular görüldüğünde vakit kaybetmeden sağlık merkezine başvurulması gerektiği vurgulanıyor.
Hangi taramalar yapılmalı
Dr. Kurtuluş, şikayet olmasa bile tarama ve erken tanı açısından KETEM aracılığıyla üç ana kanser türünde tarama yapıldığını belirtiyor: meme, rahim ağzı ve kolorektal kanserler. Önerilen periyotlar şu şekilde:
Meme kanseri: 40 yaş sonrası kadınlarda yıllık klinik meme muayenesi ve her 2 yılda bir mamografi.
Rahim ağzı kanseri: 30 yaş sonrası her 5 yılda bir smear testi ve HPV DNA testi.
Kolorektal kanser: 50 yaş sonrası her 2 yılda bir gaitada gizli kan testi.
Bu taramaların şikayet olmasa da yaptırılması erken tanı açısından önem taşıyor.
Tanı ve tedavi süreçleri
Tanı koymak için kan tahlilleri, röntgen, ultrason, bilgisayarlı tomografi ve MR gibi görüntüleme yöntemleri kullanılıyor. Kesin tanıda biyopsi ve patoloji değerlendirmesi temel rol oynuyor. Dr. Kurtuluş, genetik ve moleküler testlerin son dönemde tanı ve tedavi planlamasında önemli olduğunu; hedefe yönelik tedavilerin sağlıklı hücreleri daha az etkileyen uygulamalar sunduğunu belirtiyor.
Tedavi seçenekleri arasında cerrahi, radyoterapi, kemoterapi ve hormonal tedaviler yer alıyor. Beyhekim Hastanesi Onkoloji Kliniği ve radyoterapi hizmetleri ile güncel tedavileri uygulayabildiklerini ifade ediyor.
Korunma ve genç yaşlarda kanser
Koruyucu yaklaşımlar kapsamında çevresel risk faktörlerinden uzak durmanın önemine dikkat çekiliyor. Dr. Kurtuluş, sigarayı bırakmak, alkolü sınırlamak, düzenli egzersiz yapmak, dengeli beslenmek ve erken tanı için KETEM taramalarına katılmanın kanserin önlenmesinde büyük rol oynadığını söylüyor. Kanser vakalarının genellikle 50 yaş ve sonrasında daha sık görüldüğünü, ancak çevresel etkenlerin etkisiyle daha genç yaşlarda da ortaya çıkabildiğini ve çocukluk çağındaki vakalarda genetik faktörlerin daha belirgin olduğunu ekliyor.
BEYHEKİM EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ TIBBI ONKOLOJİ BÖLÜMÜ UZMAN DR. AZİZ KURTULUŞ, "KANSER TÜM DÜNYADA HIZLA ARTIŞ GÖSTERMEKTE. DÜNYADA HER YIL YAKLAŞIK 20 MİLYON YENİ TANI ALAN HASTA BULUNMAKTADIR. BUNLARDAN DA HER YIL YAKLAŞIK 10 MİLYON KİŞİ HAYATINI BU HASTALIKTAN DOLAYI KAYBEDİYOR. DÜNYADA ÖLÜME BAĞLI NEDENLERDE KALP HASTALIKLARINDAN SONRA İKİNCİ EN SIK HASTALIK KANSER HASTALIĞI" DEDİ.