Hakan Fidan: İsrail’in dokunulmazlık zırhı sona erdi
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bölgesel ve küresel konularda değerlendirmelerde bulundu; Filistin, Suriye, DEAŞ, Karadeniz ve Kıbrıs gündemleri öne çıktı.
Filistin, İsrail ve diplomasi
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye'nin Gazze’ye yönelik saldırılara başından beri açık bir diplomatik tepki verdiğini vurguladı ve Türkiye'nin uluslararası vicdanın sesi olduğunu söyledi.
"İsrail’in uzun yıllar uluslararası sistemde fiilen dokunulmazlık zırhıyla hareket etti"
Fidan, bu durumun on yıllardır sürdüğünü, ancak artık bu dönemin sona erdiğini belirterek Türkiye ve ortaklarının bu sonuca ulaşılmasında önemli rol oynadığını ifade etti. İsrail'in Türkiye'nin katılımına karşı çıktığını, fakat bunun tek ilgili aktör olmadığını ve diğer taraflarla da görüşmelerin sürdüğünü söyledi.
Bakan Fidan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla bakanlıklar arası ekiplerin Gazze'ye yardım ulaştırılması için yoğun çalıştığını kaydetti.
Suriye, SDG ve entegrasyon süreci
Fidan, Suriye Hükümeti ile SDG arasında varılan 10 Mart mutabakatını hatırlatarak sürecin diyalog, müzakere ve barışçıl yollarla ilerlemesini umduklarını söyledi.
"Biz de sürecin diyalog, müzakere ve barışçıl yollarla ilerlemesini umuyoruz. Yeniden askeri yollara başvurma ihtiyacının ortaya çıktığını görmek istemiyoruz ancak SDG, ilgili aktörlerin sabrının tükenmekte olduğunu anlamalı"
Fidan, Suriye'de Savunma Bakanlığı çatısı altında ulusal birlik sağlanmasının önemine dikkat çekti ve bir devlette farklı otoritelerin bağlı olduğu birden fazla silahlı yapı olamayacağını vurguladı.
"Bir devlette, farklı otoritelere bağlı iki ya da üç ayrı silahlı yapı olamaz"
DEAŞ ile mücadele ve uluslararası iş birliği
Bakan Fidan, Türkiye'nin son 40 yıldır terörle mücadelede kapsamlı tecrübe sahibi olduğunu belirtti. Suriye'deki tehdit ortamının geçen yıla kadar DEAŞ ve diğer örgütlerin boşluklardan yararlanmasına imkân verdiğini, ancak iç savaşın sona ermesi ve Şam'daki iş birliğinin bu tehdidin üstesinden gelmede yardımcı olduğunu söyledi.
Suriyeli muhatapların DEAŞ'la mücadelede istekli olduğunu aktaran Fidan, uluslararası DEAŞ karşıtı koalisyona katılmanın olumlu bir adım olduğunu, bunun kapsamında geçen ay Washington’da gerekli belgelerin imzalandığını ifade etti.
Rusya-Ukrayna savaşı ve arabuluculuk
Türkiye'nin her iki tarafla konuşabilen nadir ülkelerden biri olduğunu belirten Fidan, ateşkes için yoğun gayret gösterdiklerini söyledi. Avrupalılar ve Amerikalılarla yürütülen arabuluculuk süreçlerine değindi ve Gazze örneğine atıf yaparak şunları ifade etti:
"Gazze örneğinde olduğu gibi, bu tür bir arabuluculuk ancak ABD’nin aktif katılımıyla mümkün"
Fidan ayrıca Başkan Trump ve ekibine özel takdir borçlu olduklarını belirtti ve güvenlik garantilerinin müzakerenin en zor başlıklarından biri olduğunu ekledi.
Karadeniz güvenliği ve tahıl sevkiyatı
Fidan, Tahıl Anlaşması sayesinde 30 milyon ton tahılın dünya piyasalarına ulaştırıldığını, bunun özellikle Afrika için hayati önem taşıdığını söyledi. Ancak Karadeniz'de yeniden artan güvensizlikten kaygı duyduklarını, ticari gemilerin hedef alınması ve İHA tehditlerinin bölgesel güvenliği zedelediğini ifade etti.
"Sorunların en kısa çözümü ateşkestir"
Kıbrıs görüşleri
Kıbrıs konusunda Fidan, Güney Kıbrıs'ın AB Dönem Başkanlığı'nı devralmasının hem risk hem fırsat barındırdığını belirtti. Annan Planı'na ilişkin gerçeği hatırlatarak, iki devletli çözüm alternatifi ve Kıbrıslı Türklerin izolasyonunun sona ermesi gerektiğini vurguladı.
"Kıbrıslı Türklerin izolasyonu sona ermeli"
DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN, "BİZ DE SÜRECİN DİYALOG, MÜZAKERE VE BARIŞÇIL YOLLARLA İLERLEMESİNİ UMUYORUZ. YENİDEN ASKERİ YOLLARA BAŞVURMA İHTİYACININ ORTAYA ÇIKTIĞINI GÖRMEK İSTEMİYORUZ. ANCAK SDG, İLGİLİ AKTÖRLERİN SABRININ TÜKENMEKTE OLDUĞUNU ANLAMALI" DEDİ.