İşletme sermayesini doğru yöneten şirketler 2026'da avantaj sağlayacak
Dünya Bankası ve OECD raporları, Türkiye'deki şirketlerin finansmana erişimde zorlandığını ve ödeme vadelerinin uzamasının işletme sermayesini öne çıkardığını gösteriyor. Bu koşullarda nakit yönetimi ve tahsilat süreçlerinin hızlandırılması, işletmelerin sürdürülebilirliği için kritik hale geliyor.
Araştırma verileri ve finansman zorluğu
Dünya Bankası'nın 2024 tarihli Enterprise Surveys verilerine göre Türkiye'deki işletmelerin %33'ü finansmana erişimi en büyük sorun olarak değerlendiriyor. OECD'nin 2025 tarihli KOBİ Finansmanı ve Girişimcilik Görünümü raporu da, artan faiz oranları ve küresel belirsizliklerin küçük ve orta ölçekli işletmeler üzerinde baskı yarattığını ortaya koyuyor.
Uzayan vadeler ve taksit eğilimleri
Ödeme süreçlerinde vadeye dayalı düzenlemelerin yaygınlaştığı gözlemleniyor. Octet Türkiye verilerine göre 2024'ün üçüncü çeyreğine kıyasla 2025'in aynı döneminde tek çekim işlemlerin payı gerilerken, 3 ve 12 taksitli işlemlerde belirgin artış var. Özellikle 3 taksitli işlemler %59 ve 12 taksitli işlemler %52 oranında büyüme kaydetti; bu durum şirketlerin nakit akışını yayarak yönetme eğiliminde olduğunu gösteriyor.
Fintek çözümleri ve tahsilat hızı
Derya Ekemen Fidan (Octet Türkiye CEO'su) konuyu değerlendirirken, işletme sermayesini çevik yöneten kurumların belirsizliklere karşı daha dayanıklı hale geldiğini belirtiyor. Ekemen Fidan, tahsilat süreçlerindeki gecikmelerin işletmelerin esnekliğini azalttığını ve tahsilat hızını artırmanın büyüme stratejilerinin temel unsuru haline geldiğini vurguluyor. Ayrıca fintek çözümlerinin ödeme ve tahsilat süreçlerini gerçek zamanlı izleme ve yönetme imkânı sunarak işletmelerin nakit akışını rahatlatmaya katkı sağladığını ifade ediyor.
Stratejik tercih olarak vadeye dayalı işlemler
Vadeye dayalı işlemler artık sadece finansal bir araç değil, aynı zamanda stratejik bir tercih olarak öne çıkıyor. Şirketler satışları desteklerken nakit dönüş hızlarını optimize etmeyi ve işletme sermayelerini sürdürülebilir biçimde yönetmeyi hedefliyor. Bu yaklaşım, 2026'da rekabet avantajı sağlayacak temel unsurlardan biri olarak değerlendiriliyor.
Sonuç: Mevcut ekonomik koşullar altında tahsilat hızını artırmak ve işletme sermayesini etkin yönetmek, işletmelerin sürdürülebilir büyüme ve dayanıklılık kazanmasında belirleyici olacak.
OCTET TÜRKİYE CEO'SU DERYA EKEMEN FİDAN