Şimşek: Vergi ve harç güncellemelerinde enflasyon hedefleri esas alınabilir
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu toplantısında Türkiye ekonomisinin görünümüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve 2026 bütçe teklifini sundu.
Komisyonda ele alınan bütçeler ve kurumlar
Komisyonda, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile bağlı kurumların 2026 yılı bütçeleri, ayrıca Gelir İdaresi Başkanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Kamu İhale Kurumu ve Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu görüşüldü. Komisyon gündemine ayrıca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Yatırımcı Tazmin Merkezi ve Bankalararası Kart Merkezi A.Ş. Sayıştay raporları alındı.
Küresel görünüm ve büyüme projeksiyonları
Şimşek, küresel ekonominin belirsizliklere rağmen dirençli ve ılımlı bir görünüm sergilediğini belirterek 2025 ve 2026 yıllarında küresel büyümenin uzun dönem ortalamasının altında kalsa da yüzde 3’ün üzerinde gerçekleşmesinin öngörüldüğünü söyledi. Nisan ayında açıklanan tarifelerin küresel ticareti beklenenden daha az etkileyeceği, küresel ticaret hacminin 2025’te yüzde 3,6, 2026’da yüzde 2,3 artmasının beklendiği aktarıldı.
Şimşek, dezenflasyon sürecinin devam ettiğini, ABD ve Avrupa merkez bankalarının politika faizi indirimlerinin sürdüğünü, FED’in 2026 sonuna kadar ilave 75 baz puan indirim yapmasının beklendiğini ve gelişmekte olan ülkelere artan portföy girişlerinin 2026’da da süreceğini ifade etti. Enerji fiyatlarındaki ılımlı seyrin olumlu etki yaratacağına dikkat çekti.
Rezervler, KKM ve finansal istikrar
Bakan, rezerv yeterliliğinin uluslararası standartlara göre sağlandığını belirterek 2023 Mayıs ayına göre brüt rezervlerin 87 milyar dolar, swap hariç net rezervlerin 112,6 milyar dolar arttığını söyledi. Koşullu yükümlülüklerin azaltıldığı vurgulanarak, Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasından çıkışın başarıyla yönetildiği; 24 Ekim 2025 itibarıyla bakiye 171 milyar liraye gerilediği ve yıl sonunda 5 milyar liranın altına inmesinin beklendiği açıklandı. Türk lirası varlıklara güvenin artmasıyla TL’nin toplam mevduat içindeki payının yüzde 59,8 olduğu ifade edildi.
Cari denge ve dış finansman
Programla cari açığın endişe kaynağı olmaktan çıkarıldığı, 2023 ortasında yıllıklandırılmış cari açığın milli gelire oranının yüzde 5 iken 2024’te yüzde 0,8ye gerilediği, 2025 ikinci çeyreği itibarıyla yüzde 1,3 olan oranın Orta Vadeli Program döneminde ortalama yüzde 1,2 ile sürdürülebilir seviyelerde kalmasının beklendiği belirtildi. Brüt dış finansman ihtiyacının 2023 Haziranında milli gelire oranla yüzde 23 iken 2025 sonunda yaklaşık yüzde 17ye gerileyeceği öngörüldü.
Risk primi ve kredi notu gelişmeleri
Finansal istikrardaki güçlenmeyle birlikte ülke risk algısının iyileştiğini belirten Şimşek, program öncesi yüzde 700 baz puana kadar yükselen risk priminin yüzde 250 baz puanın altına gerilediğini, bunun kamu ve özel sektör dış borçlanma maliyetlerini düşürdüğünü söyledi. Program sayesinde ülke kredi notunun S&P ve Fitch tarafından 2’şer kademe, Moody’s tarafından 3 kademe yükseltildiği aktarıldı.
Dezenflasyon süreci ve vergi güncelleme yaklaşımı
Dezenflasyonun dönemsel etkilerle zaman zaman yavaşlayabileceğini, ancak sıkı para politikası, destekleyici maliye politikası, bütçe imkanları çerçevesinde fiyatların hedeflerle uyumlu belirlenmesi ve arz yönlü tedbirlerle sürecin devam edeceğini ifade eden Şimşek,
“Vergi ve harçlardaki güncellemenin yeniden değerleme oranı yerine enflasyon hedeflerini dikkate alarak bütçe imkanları doğrultusunda daha düşük oranda yapılması da gündemimizdedir.”
İstihdam, büyüme ve reel sektöre destekler
OVP döneminde büyüme patikasının dezenflasyonu destekleyeceği, istihdamın program döneminde 1,1 milyon kişi arttığı, işsizlik oranının işgücüne katılımın zayıf seyri nedeniyle tek haneli seviyesini koruduğu bildirildi. Emek yoğun sektörlerde üretimi canlandırmak ve istihdamı korumak için reel sektöre yönelik desteklerin sürdüğü vurgulandı. Deprem harcamalarına rağmen mali disiplinin korunduğu, deprem giderleri dahil cari fiyatlarla deprem harcamalarının 3,6 trilyon liraya ulaştığı kaydedildi.
Bütçe açığı ve revizyonlar
Alınan tedbirlerle bütçe açığının 2023’te milli gelire oranla yüzde 5,1 ile sınırlanıp 2024’te yüzde 4,7ye gerilediği; 2025’te bu oranın yüzde 3,6 olarak gerçekleşmesinin beklendiği aktarıldı. OVP’de geçen yıl 2025 için öngörülen yüzde 3,1lik hedefe yönelik yukarı yönlü revizyonun temel gerekçesinin bazı vergi gelirlerinin beklentilerin altında kalması olduğu ifade edildi.
Tasarruf tedbirleri ve denetimler
Kamu tasarruf tedbirleri kapsamında kamuda harcama disiplininin güçlendirildiği, Tasarruf Tedbirleri Bilgi Sistemi ile 257 kamu idaresinin takip edildiği ve 1.958 harcama biriminde denetim yapıldığı belirtildi.
Vergi düzenlemeleri ve gelir politikası
Gelir politikasının vergide adalet, etkinlik ve kayıt dışılıkla mücadele ekseninde oluşturulduğu vurgulandı. Program döneminde hayata geçirilen düzenlemeler arasında:
- Kurumlar vergisi oranı 5 puan artırılarak yüzde 25e yükseltildi.
- Yap-İşlet-Devret ve Kamu-Özel İşbirliği projelerinden elde edilen kazançlar ile banka ve finans kurumları için kurumlar vergisi 10 puan artırıldı.
- Banka ve finans kuruluşlarının finansal faaliyet harçları %50 artırıldı.
- Çok uluslu şirketlere %15, yurt içindeki şirketlere %10 asgari kurumlar vergisi getirildi.
- Şirketlerin taşınmaz satışlarındaki yüzde 50 kazanç istisnası kaldırıldı; iştirak hissesi satış kazancı istisnası yüzde 50ye düşürüldü.
- Kâr paylarındaki gelir vergisi stopajı %15e yükseltildi.
- Yat, kotra, tekne ve gezinti gemileri için %8 ÖTV getirildi.
- Silah ruhsat harçları %100 artırıldı.
- İşlenmiş vadeli altın ithalatı KKDF’ye tabi tutuldu.
- 2025 Eylül itibarıyla vadeli mevduatların yüzde 95ini oluşturan 6 aya kadar vadeli mevduat gelirleri ile yatırım fonlarında stopaj oranı %17,5e yükseltildi.
Vergi harcamaları ve dolaysız vergiler hedefi
Vergi harcamalarının milli gelire oranının 2025 için yüzde 5,1 olarak hesaplandığı; 2026’da yüzde 4,7, OVP dönem sonuna kadar yüzde 4,1e indirilmesinin hedeflendiği belirtildi. Vergide adaleti sağlama hedefiyle program döneminde dolaysız vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payının 2023’teki yüzde 34,5ten 2026’da yüzde 38,3e çıkarılmasının amaçlandığı, dolaylı vergilerin payının böylece yüzde 61,7ye ineceği ifade edildi. 2023’ten itibaren dolaysız vergilerde sağlanacak 3,8 puanlık iyileşmenin 520 milyar liraya tekabül edeceği açıklandı.
Kayıt dışıyla mücadele ve beyanname artışları
Kayıt dışıyla mücadeleye vurgu yapılarak saha denetimlerinin sürdüğü, 2024’te belge düzeni ve KDV oran kontrolü için 1.125.000, 2025’in ilk 9 ayında 1.110.000 saha denetimi gerçekleştirildiği belirtildi. 2024 yılında fiilen uygulanan hasılat tespiti kapsamında yılın ilk 9 ayında 253.000 denetim yapıldığı, kira, ücret, menkul sermaye iradı ve diğer kazançlara ilişkin beyanname sayısının 2024’te yüzde 24 artışla 2.248.000 olduğu ve hesaplanan verginin iki katına çıktığı aktarıldı. Bu yıl 473.000 mükellef ilk kez beyanname verdi. Gelir vergisi beyanname sayısının 2022’de 3,8 milyon, 2023’te 4,4 milyon iken 2024’te 5 milyona ulaştığı belirtildi.
Faiz harcamaları ve borçluluk
Deprem nedeniyle artan borçlanma ihtiyacına rağmen kamu borçluluğunun göreli olarak düşük seyrettiği, faiz harcamalarının milli gelire oranının 2025’te yüzde 3,3 ve 2026’da yüzde 3,5 olarak beklendiği, azalan deprem harcamaları ve iyileşen faiz dışı dengenin bu oranın 2027’de yüzde 3,4, 2028’de yeniden yüzde 3,3e gerilemesine yol açacağı öngörüsü paylaşıldı. AB tanımlı genel yönetim borç stokunun 2024’te yüzde 23,6 iken 2025 ikinci çeyreğinde yüzde 24,1 olarak gerçekleştiği ifade edildi.
Çevirme oranı, dış finansman ve projeler
İç borç çevirme oranının 2024’te yüzde 133,1 olduğu, bu yılın sonunda yüzde 132,5 olarak tamamlanmasının öngörüldüğü; OVP’deki iyileşmeyle 2026’da bu oranın yüzde 106ya, dönem sonunda da yüzde 100ün altına düşürülmesinin hedeflendiği belirtildi. 2025 yılında uluslararası sermaye piyasalarından sağlanan toplam 13 milyar dolar finansmanın yanı sıra çok taraflı yatırım bankalarından proje ve program finansmanı kapsamında 2025 Ekim itibarıyla uzun vadeli ve uygun koşullu yaklaşık 13,6 milyar dolar tutarında finansman sağlandığı kaydedildi.
Ar-Ge, yatırımlar ve istihdam destekleri
Ar-Ge faaliyetleri ile yatırım ve üretimi artırmak için 2025’te 693,6 milyar lira, 2026’da 836 milyar lira vergi harcaması öngörüldüğü bildirildi. İstihdamı korumaya yönelik uygulamalar çerçevesinde İstihdamı Koruma Destek Programı ile tekstil, giyim, deri ve mobilya gibi belirli imalat sektörlerinde istihdamını koruyan işletmelere çalışan başına aylık 2.500 lira prim desteği sağlandığı ve imalat sanayine yönelik ilave destek paketleri üzerinde çalışıldığı aktarıldı.
Tarım ve esnaf destekleri
2026 yılı tarımsal destek programları, yatırım ödenekleri, kredi destekleri ile KİT ve ihracat destekleri için 626 milyar lira kaynak ayrıldığı, tarım sektörüne yönelik 2026’da vazgeçilecek vergi tutarının 262,3 milyar lira olduğu belirtildi. Ayrıca 1,1 milyon çiftçiye, 746 milyar lira kredi bakiyesi ile 2025 yılı ilk dokuz ayında 144 milyar lira Hazine faiz/kâr payı desteği sağlandığı; 780 bin esnaf ve sanatkâra, 282 milyar lira kredi bakiyesi ile 2025’in ilk dokuz ayında 49 milyar lira Hazine faiz desteği verildiği açıklandı.
2024 kesin hesabı ve 2026 bütçe teklifi
Şimşek, 2024 kesin hesabına göre Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesinin 4,67 trilyon lira olduğu ve bunun 4,55 trilyon lirasının kullanıldığını; Gelir İdaresi Başkanlığının 37,3 milyar lira bütçesinin 36,9 milyar lirasının, Özelleştirme İdaresi Başkanlığının 405 milyon lira bütçesinin 280,8 milyon lirasının, Türkiye İstatistik Kurumu bütçesinin 3,5 milyar liradan 3,2 milyar lirasının kullanıldığını paylaştı.
Bakanlığın 2026 yılı bütçe teklifinin toplam 8,84 trilyon lira olduğu, faiz hariç 6,1 trilyon lira tutarında bulunduğu ve teklifin yaklaşık yüzde 1,3üne tekabül eden 77,8 milyar liranin Bakanlık hizmetleri için ayrıldığı bildirildi. 2026 teklifinde Gelir İdaresi Başkanlığı ödeneği 70,6 milyar lira, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı 474,7 milyon lira, Türkiye İstatistik Kurumu 6,7 milyar lira olarak yer aldı.
Komisyon görüşmeleri, Şimşek’in sunumunun ardından diğer parti sözcülerinin konuşmalarıyla devam etti.
HAZİNE VE MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK, "VERGİ VE HARÇLARDAKİ GÜNCELLEMENİN YENİDEN DEĞERLEME ORANI YERİNE ENFLASYON HEDEFLERİNİ DİKKATE ALARAK BÜTÇE İMKÂNLARI DOĞRULTUSUNDA DAHA DÜŞÜK ORANDA YAPILMASI DA GÜNDEMİMİZDEDİR" DEDİ.