Rutte: Türkiye'nin savunma sanayisi üretim kapasitesi NATO için kritik bir örnek
Lahey toplantısı ve güvenlik değerlendirmesi
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Lahey'deki zirve ile Ankara arasındaki NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı'nı yeni tamamladıklarını belirterek konuşmasına başladı. Rutte, 'Gerçek ve kalıcı tehlikelerle karşı karşıyayız' diyerek Rusya'nın Ukrayna'ya karşı acımasız saldırılarını, kışa yaklaşırken sivil hedeflere ve kritik altyapıya artan saldırıları ile NATO'ya yönelik provokatif tutumunu hatırlattı. Hava sahası ihlalleri, siber saldırılar ve müttefik denizaltı altyapısının haritalanması için casus gemiler konuşlandırılması gibi eylemlerin teyakkuz halinde olunması gerektiğini gösterdiğini vurguladı.
Savunma yatırımları ve müttefik yükümlülükleri
Toplantının odaklandığı konulardan birinin savunma harcamaları olduğunu söyleyen Rutte, Avrupalı müttefikler ve Kanada'nın artan yatırımlarından memnuniyet duyduğunu ancak daha fazlasına ihtiyaç olduğunu belirtti. Rutte, hazırlıklı olmak için müttefiklerin kendi paylarına düşeni yerine getirmesi ve sorumluluğun adil şekilde paylaşılması gerektiğini ifade etti.
Rutte, müttefiklerin artan savunma harcamalarının somut sonuçlarına dair ulusal plan güncellemelerinin toplantıda paylaşıldığını söyledi ve Rusya'ya yönelik baskıyı artırıp Ukrayna'ya desteği güçlendirdiklerini aktardı.
Rusya, stratejik tehdit ve barış çabaları
Rusya'nın halen ittifak için en önemli tehdit olarak görüldüğü sorusuna Rutte, stratejik konseptin geçerliliğini koruduğunu, müttefiklerin buna bağlı olduğunu belirterek yanıt verdi. ABD ve diğer aktörlerin barış çabalarına ilişkin değerlendirmesinde Rutte, Ukrayna konusundaki çıkmazı aşabilecek kilit aktörler ve süreçlere dair görüşlerini paylaştı; ABD'nin rolünü ve sürecin adım adım ilerlemesi gerektiğini vurguladı.
Rutte ayrıca NATO Karargahı ekibinin Beyaz Saray, Dışişleri Bakanlığı ve ABD'deki ilgili aktörlerle barış sürecine en üst düzeyde destek sağlamak için yakın koordinasyon içinde olduğunu söyledi.
Yük paylaşımı ve PURL programı
Ukrayna için ABD'den silah alımlarını finanse eden 'Ukrayna'nın Öncelikli İhtiyaçlar Listesi' (PURL) programına ilişkin Rutte, PURL'e hiç katkıda bulunmamış devlet sayısının sınırlı olduğunu ve 'müttefiklerin üçte ikisinden fazlası' taahhütte bulunduğunu belirtti. Rutte, yük paylaşımındaki gelişmelerin özellikle son dönemde iyileştiğini, 'altı hafta öncesine kıyasla' çok daha iyi bir noktada olunduğunu söyledi.
Ukrayna'nın finansmanı ve dondurulmuş varlıklar
Ukrayna'nın gelecek yılı finansmanı bağlamında dondurulmuş Rus varlıklarının kullanımı tartışmalarının esasen AB düzeyinde yürütüldüğünü kaydeden Rutte, AB ve diğer ortaklarla eşgüdüm içinde ilerlediğini belirtti. Antonio Costa ve Ursula von der Leyen gibi üst düzey AB liderlerine güveninin tam olduğunu söyledi ve eğer bu yol işlemeyecekse Ukrayna'nın yalnız bırakılmayacağını, gereken finansmanın sağlanması gerektiğini vurguladı.
Rutte ayrıca PURL programının Temmuz'da başlayıp bu yıl içinde kritik malzeme teslimlerinde 'dört milyar' ve yıl bitmeden 'beş milyar dolar' seviyelerine ulaşmasının beklendiğini belirterek, ABD desteğinin tutarlı olduğunu vurguladı.
Hibrit tehditler ve karşılık verme stratejisi
Hibrit saldırılara nasıl karşılık verileceği sorulduğunda Rutte, Polonya Dışişleri Bakanı Radoslav Sikorski'nin açıklamalarına atıfta bulunarak, yapılan saldırıların cevapsız kalmayacağını ve NATO'nun kendi seçtiği şekilde misillemeler yapacağını söyledi. Rutte, 'biz kendi seçtiğimiz şekilde karşılık vereceğiz ve bunu hissedecekler' ifadelerini kullandı.
Çin'in rolü ve küresel dengeler
Çin'in Rusya'nın savaş kapasitesini desteklemede dikkat çektiğini söyleyen Rutte, Çin, Kuzey Kore ve İran ile işbirliğinin yaptırımların delinmesi ve çift kullanımlı ürün sevkiyatları yoluyla Rusya'nın savaşı sürdürebilmesine katkı sağladığını ifade etti. Ayrıca Çin'in nükleer ve deniz gücündeki hızlı genişlemesine vurgu yaparak bu gelişmelerin stratejik ihtiyat gerektirdiğini belirtti ve Tayvan senaryosunda Çin'in bölgesel dikkat dağıtmak için Rusya'yla koordinasyon kurabileceğine dair değerlendirmede bulundu.
Türkiye'den örnek: savunma sanayisi eko sistemi
Bir Türk gazetecinin orduları güçlendirme eğilimlerine dair sorusuna yanıtında Rutte, askeri büyümenin yanı sıra savunma sanayisinin üretim kapasitesinin de caydırıcılık ve sürdürülebilir savunma için hayati olduğunu söyledi. Türkiye'yi örnek göstererek, 'ülkenizde Türkiye'de savunma sanayii eko sisteminin parçası olan 3 binden fazla şirket bulunuyor' diyerek üretim kabiliyetinin önemini vurguladı.
Dayanıklılık ve kararlılık mesajı
Rutte, ABD'nin olası silah tedarikini sonlandırma senaryosuna ilişkin olarak 'B planı düşünmeye gerek yok' dedi ve ABD desteğinin tutarlı olduğunu yineledi. Silah akışının sürmesi ile ekonomik baskının devam etmesinin Putin'in hesaplarını değiştirebileceğini, bunun da uzlaşma olasılığını doğuracağını belirtti. Son olarak, 'Hiçbir yere gitmiyoruz ve kararlıyız' diyerek Ukrayna'nın ihtiyaç duyduğu desteğin sağlanmaya devam edeceğini ifade etti.
Öne çıkan ifadeler: Türkiye'nin savunma sanayi eko sistemi, PURL taahhütleri, dondurulmuş varlıkların potansiyel kullanımı, hibrit tehditlere misilleme ve Çin'in küresel rolü.
NATO GENEL SEKRETERİ MARK RUTTE, TÜRK SAVUNMA SANAYİSİNİ ÖRNEK VEREREK, "TÜRKİYE'DE, SAVUNMA SANAYİİ EKO SİSTEMİNİN PARÇASI OLAN 3 BİNDEN FAZLA ŞİRKET BULUNUYOR. ÜRETİM KABİLİYETİ, CAYDIRICILIK VE SAVUNMANIN SÜRDÜRÜLEBİLMESİ İÇİN KRİTİK" DEDİ.