TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 16. Büyükelçiler Konferansı'nda Konuştu
Küresel ortam ve kurumların işlevselliği
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Ankara'da düzenlenen 16. Büyükelçiler Konferansı kapsamında ülkemizde bulunan büyükelçilerle bir araya geldi. Tarihin ilginç bir döneminden geçildiğini, belirsizliklerin ve çok yönlü değişimlerin yaşandığını söyledi. Uluslararası kurum ve kuruluşların zorlanmanın ötesinde büyük ölçüde işlevsizleşmeye başladığını; daha önce dünyayı düzenlediğini düşündüğümüz kuralların fiili hayatta etkilerinin aşındığını kaydetti.
Dış politika yaklaşımı ve insani diplomasi
Kurtulmuş, Türk dış politikasının söylem ve uygulamada tutarlı olduğunu, bir muhataba söylenenin başka bir muhataba farklı aktarılmadığını belirtti. Barış, istikrar ve güvenin tesis edilmesi için müzakere ve prensiplere dayalı olağanüstü çaba sarf ettiklerini vurguladı. Türk dış politikasının bir diğer boyutunun insani diplomasi olduğunu belirterek, dünyanın dört bir yanındaki ihtiyaç sahiplerine hızlı ve etkin ulaşıldığını ifade etti. Başta Filistin ve Gazze olmak üzere, mazlum ve mağdur Afrika halklarına yönelik insani desteğin diplomasinin etkin kullanımıyla sağlanmaya çalışıldığını dile getirdi.
Yeni küresel düzen ve Türkiye'nin rolü
Kurtulmuş, Türkiye'nin dış politikada çok taraflı ve küresel bir bakışa sahip olduğunu; adil, hakkaniyetli ve kalıcı bir barış sisteminin kurulabilmesi için yeni bir küresel düzenin gerekliliğini sıkça dile getirdiğini anlattı. Bu yeni sistemin yakın zamanda gerçekleşecek bir realite olacağını; yeni, adil bir küresel düzenin kurulmasında Türkiye'nin öncü olacağını ifade etti. Sözlerine şu güçlü ifadeyle dikkat çekti: "İddiasız olan bir Türkiye bu coğrafyada ayakta duramaz." Kurtulmuş, bu çerçevede Türkiye'nin dış politikasının iddialı, kararlı ve tutarlı olması gerektiğini vurguladı.
Terörsüz Türkiye süreci ve iç siyasi mutabakat
Kurtulmuş, ülkenin iç güvenliğini güçlendirmek amacıyla başlatılan terörsüz Türkiye sürecinin kısa sürede önemli mesafe katettiğini söyledi. Örgütün hem içeride hem dışarıda tüm bileşenleriyle silah bırakma çağrısına uyarak fesih sürecini tamamlaması halinde meseleyi kalıcı şekilde ortadan kaldıracak bir aşamaya gelineceğini ümit ettiklerini belirtti. Terörsüz Türkiye hedefine ulaşılmasının, Suriye, Irak, Lübnan ve bölge ülkelerinde huzur ve güvenin sağlanması anlamına geleceğini ifade etti.
Kurtulmuş, geçmişte rahmetli Demirel, Özal ve Erbakan dönemlerinde ve farklı zamanlarda PKK'nın bitirilmesine yönelik girişimler olduğunu; fakat terörün bitmesini istemeyen odakların bu süreçleri akamete uğrattığını anlattı. 2013 yılında sürecin belli bir olgunluğa geldiğini ancak o dönemdeki bazı unsurlar, başta FETÖ olmak üzere, sürecin heba olmasına yol açtığını söyledi. Şimdi ise sürecin kararlılıkla yürütüldüğünü ve milli iradenin meseleyi gözetlediğini belirtti.
Demokratik uzlaşı ve uluslararası model beklentisi
Kurtulmuş, siyaset kurumunun meseleleri yönetme noktasındaki kararlılığını vurguladı; bu çerçevede Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplantılarının gerçekleştirildiğini söyledi. Partilerin tabanları farklı olsa da ortak ulusal meselelerde bir araya gelerek çözüme katkı sağlayabileceğini, ortaya konacak modelin başarıyla sonuçlanması halinde Türkiye modelinin çatışma çözümü alanında dünyaya örnek olacağını, uluslararası ilişkiler eğitiminde okutulabilecek bir tecrübe sağlayacağını ifade etti.
16. Büyükelçiler Konferansı
