Kumar endüstrisinin gizli silahı: 'ramak kala' hissi bağımlılığı derinleştiriyor
Bağımlılık nörobiyolojik bir beyin hastalığıdır
Bağımlılıkla mücadele uzmanı Çağlar Erdem, sanal bahis ve kumarın yalnızca davranışsal bir sorun olmadığını; nörobiyolojik temellere dayanan bir beyin hastalığı olduğunu vurguluyor. Erdem, İHA muhabirine yaptığı açıklamada bağımlılığın aile, adli ve sosyal boyutlarıyla çok katmanlı bir olgu olduğunu söyledi. Ona göre, tedaviye bütüncül yaklaşım gerektiğinde sağlıklı sonuçlar alınabiliyor.
Kumar endüstrisinin kullandığı psikolojik tuzak: 'ramak kala'
Erdem, slot, sanal bahis, kart oyunları ve at yarışı gibi oyunlarda belirsizliğin yarattığı hazın ve yükselme duygusunun ön plana çıktığını aktardı. Kumar endüstrisinin bilerek uyguladığı 'ramak kala' anlayışı, oyuncunun 'kıl payı kaybetme' deneyimiyle bir sonraki oyunda kazanacağına dair umut beslemesini sağlıyor ve tekrar risk almasına yol açıyor.
Yanlış inançlar ve aile tutumları bağımlılığı körüklüyor
Erdem, bağımlının sıklıkla ‘‘artık kazanmayı öğrenecek kadar tecrübeliyim’’ yanılgısına kapıldığını, bunun ise bağımlılığı pekiştirdiğini belirtti. Türkiye'de ailelerin sık yaptığı hatalardan birinin durumu gizlemek veya tek başına çözmeye çalışmak olduğunu söyledi: "Problem saklandıkça, utanıldıkça veya 'ben çözerim' denildikçe bağımlılık adeta kangrenleşiyor."
Duyguların yönetimi ve profesyonel destek gerekliliği
Erdem, ailelerin ilk adımının kendi duygularını kontrol altına almak olması gerektiğini vurguladı. Öfke, aşırı merhamet veya acıma duygusuyla yaklaşmanın hem bağımlılığı artırdığını hem de aileyi yıprattığını söyledi. "Aile bunu tek başına yapamaz, mutlaka profesyonel bir destek alınmalıdır," şeklinde uyardı.
Kumar bağımlılığının dört evresi ve intihar riski
Erdem, kumar bağımlılığında dört evre olduğunu ifade etti: kazanma evresi, kaybetme evresi, tükenme evresi ve koyuverme evresi. Kişi bilinçsiz biçimde bahis oynamaya başladığında zamanla tükenmişlik hissine kapılabiliyor; borç, yalnızlık ve umutsuzluk aşamasına gelen kişilerde intihar düşüncesinin ortaya çıkabileceğini belirtti.
İntihar eğilimlerini fark etmek ve müdahale
Erdem, toplumda sıkça görülen "intihar edecek kişi bunu söylemez" gibi yanlış bir algı bulunduğunu söyledi ve bunun aksine uyarı işaretlerinin görülmesi durumunda mutlaka uzman desteğine yönlendirilmesi gerektiğini söyledi. "Eğer biri intihardan bahsediyorsa, bunaldığını söylüyorsa veya vasiyet, hatıra bırakıyorsa, büyük ihtimalle intiharı düşünüyor demektir," dedi.
Devlet çabaları ve umut
Bağımlılıkla mücadelede devletin bazı adımlar attığını belirten Erdem, bu çabaların daha başarılı biçimde sürdürülmesini umduğunu ifade etti.
Özetle: Kumar endüstrisinin bilinçli motivasyonları, ailelerin tutumları ve yardım aramanın geciktirilmesi bağımlılığı derinleştiriyor. Profesyonel müdahale ve duyguları yönetmek, tedavinin temel taşlarıdır.
BAĞIMLILIKLA MÜCADELE UZMANI, SANAL BAHİS VE KUMAR BAĞIMLILIĞININ NÖROBİYOLOJİK BİR BEYİN HASTALIĞI OLDUĞUNU BELİRTEREK, AİLELERİN DUYGUSAL TEPKİLER YERİNE PROFESYONEL DESTEK ALMASININ ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKTİ.