DOLAR
42,59 -0,05%
EURO
49,54 0,1%
ALTIN
5.751,9 -0,22%
BITCOIN
3.859.326,38 0,08%

Kalori Hesabı Geri Planda: 2026 Beslenme Trendleri

2026'da beslenme kalori odaklılıktan uzaklaşıyor; bitkisel ağırlıklı beslenme, fermente geleneksel gıdalar ve kişiye özel, sürdürülebilir yaklaşımlar öne çıkıyor.

Yayın Tarihi: 14.12.2025 10:42
Güncelleme Tarihi: 14.12.2025 10:42

Kalori Hesabı Geri Planda: 2026 Beslenme Trendleri

Kalori Hesabı Tarihe Karışıyor: 2026’da Beslenme Nasıl Değişecek?

Yeni yılla birlikte sağlık ve form hedefleri olanlar sadece kalori saymakla yetinmeyecek. Medicana Sağlık Grubu Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Diyetisyen Seda Uşarer, beslenme gündeminin artık çok daha geniş bir alana yayıldığını belirtiyor. Bağırsak mikrobiyotasından sürdürülebilir tarıma, işlenmiş gıdalardan fonksiyonel besinlere ve kişiye özel diyetlere kadar pek çok unsur öncelik kazanıyor.

Değişen tercihlerin arkasındaki nedenler

Artan gıda fiyatları, sağlık kaygıları, çevresel sorunlar ve bilimsel gelişmeler, insanların beslenme tercihlerinde hızlı dönüşümlere yol açıyor. Bu koşullar altında bireyler, diyet listelerini yeniden düzenleyip daha dengeli ve uzun vadeli çözümler aramaya başlıyor.

Genç kuşağın tercihi: sürdürülebilir ve bitkisel ağırlıklı beslenme

Bitkisel ağırlıklı beslenme artık dar bir kesimin değil, toplumun geniş bir bölümünün benimsediği bir yaklaşım haline geliyor. Uşarer, lif açısından zengin sebze, meyve, tam tahıl ve baklagillerin bağırsak sağlığını desteklediğini; bunun da bağışıklık, sindirim, kan şekeri dengesi ve uzun vadede kalp-damar sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğunu vurguluyor. Ayrıca bitkisel temelli beslenmenin su kullanımı, karbon ayak izi ve tarım alanı kullanımı açısından daha sürdürülebilir olması gençlerin tercihlerini etkiliyor.

Uşarer, 2026’da sık duyulacak yaklaşımın “bitkisel ağırlıklı ama esnek beslenme” olacağına dikkat çekiyor: bazı kişiler tamamen bitkisel beslenmeyi seçerken, diğerleri et tüketimini azaltarak sofralarını daha çeşitli ve lifli hale getiriyor.

Geleneksel ve fermente gıdaların yeniden ön plana çıkışı

Tüketiciler işlenmiş ürünlerin içeriğine daha çok bakıyor; sadece kalori değil, bileşenlerin saflığı, raf ömrü ve bağırsak sağlığına etkisi sorgulanıyor. Ev yapımı yoğurt, ev üretimi granola, katkısız fırın ürünleri gibi temiz içerikli seçenekler daha fazla rağbet görüyor. Bilim çevreleri de son birkaç yıldır yoğurt, şalgam suyu, tarhana ve turşu gibi geleneksel fermente ürünlerin bağırsak sağlığı için önemini daha çok vurguluyor. Fermente gıdalar probiyotik desteğiyle sindirim şikayetlerini azaltıp bağışıklığı güçlendirebiliyor; ayrıca bağırsak-beyin aksı üzerinden ruh sağlığına olumlu katkılar sağlayabiliyor.

Kişiye özel yaklaşımlar ve uzun vadeli denge

Popüler ketojenik, aralıklı oruç veya karbonhidratı sınırlandırma gibi uygulamaların herkes için uygun olmadığı anlaşılmaya başlandı. Uşarer, her bireyin metabolik yapısı, hormonları, bağırsak florası ve stres düzeyinin farklı olduğuna dikkat çekiyor; bu nedenle kişiye özel beslenme yaklaşımları önem kazanıyor. Parmak izi gibi benzersiz planlar, bağırsak mikrobiyota analizleri, kişisel glukoz yanıtı ölçümleri ve genetik testler geleceğin beslenme modellerinin temelini oluşturuyor, ancak henüz yaygın ve ekonomik değiller.

Ayrıca popüler hızlı kilo verme yöntemlerinin sürdürülemez olabileceği; yoyo etkisi, hormon dengesizlikleri ve vitamin-mineral eksiklikleri gibi riskler taşıdığı uyarısı yapılıyor. Bu yüzden 2026’nın bir diğer temel yaklaşımı da kısa vadeli sıradışı diyetler yerine uzun vadeli denge olacak.

Özetle, önümüzdeki dönemde sofralar daha renkli, daha lifli ve daha bilinçli seçimlerle değişecek; odak artık yalnızca kalori değil, sağlığı, sürdürülebilirliği ve kişiye uygunluğu bir arada gözeten beslenme modellerinde olacak.

MEDİCANA SAĞLIK GRUBU BESLENME VE DİYET BÖLÜMÜ’NDEN DİYETİSYEN SEDA UŞARER

MEDİCANA SAĞLIK GRUBU BESLENME VE DİYET BÖLÜMÜ’NDEN DİYETİSYEN SEDA UŞARER

Yazar
EDİTÖR

Gizem Şener

Merhaba, ben Gizem Şener. 24 yaşındayım, İzmir. itibarhaber.com Gündem için kültürel gündemi ve toplumsal değişimleri yazıyorum. Sanatın, sosyolojinin ve gündelik yaşamın siyasete etkisini inceliyorum. Ekibin en entelektüel üyesi olduğumu söylerler.