Bist 100
8.991,6 0%
DOLAR
31,96 -0,29%
EURO
34,49 -0,2%
ALTIN
2.322,44 -0,7%

Kahve ve diyabet ilişkisi: Günde 4-5 fincan sınırı

Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayşegül Akkaya Erden, kahvenin Tip 2 diyabet riskini azaltabileceğini; günde 4-5 fincanı aşmamayı önerdi.

Yayın Tarihi: 04.12.2025 11:03
Güncelleme Tarihi: 04.12.2025 11:03

Kahve ve diyabet ilişkisi: Günde 4-5 fincan sınırı

Kahve ve Diyabet: Ölçülü Tüketimle Koruyucu Etki

Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayşegül Akkaya Erden, kahvenin diyabet ve diğer kronik hastalıklarla ilişkisine dair güncel verileri değerlendirdi. Acıbadem Eskişehir Hastanesi temsilcisi olarak Erden, kahvenin yalnızca enerji vermekten öte biyolojik faydalar barındırdığını belirtti.

Kahvenin antioksidan kaynağı oluşu

Erden, kahvenin beslenmede önemli bir antioksidan kaynağı olduğunu vurguladı ve kahvenin içerdiği bileşenlerin hücre koruyucu etkilerine dikkat çekti: "Kahve, beslenmede antioksidan alımının en önemli kaynaklarından biridir. İçeriğinde yer alan klorojenik asit ve polifenoller, serbest radikallerin neden olduğu hücresel hasarını azaltmaktadır. Bu sayede yalnızca enerji verici bir içecek değil, aynı zamanda hücre koruyucu bir bileşen olarak da değerlendirilmektedir" dedi.

Karaciğer, beyin ve kalp sağlığı açısından bulgular

Uzun süreli çalışmaların kahvenin karaciğer üzerinde olumlu etkiler gösterdiğini ifade eden Erden, düzenli tüketimin karaciğer yağlanması, fibrozis ve siroz risklerini azaltabildiğini; kafeinsiz kahvenin de benzer etkiler ortaya koyduğunu söyledi. Kalp hastalıklarıyla ilgili algının değiştiğini belirterek şu değerlendirmeyi paylaştı: "Ölçülü kahve tüketiminin kalp hastalığı riskini artırmadığı, hatta bazı durumlarda koruyucu olabileceği yönünde bulgular mevcuttur. Günde 2-3 fincan kahve içen bireylerde Parkinson ve Alzheimer hastalıklarının daha düşük oranda görüldüğü de bilimsel çalışmalarla desteklenmiştir".

Güncel kliniğe dair bulgular ve önerilen sınır

Diyabetle ilişkiye dair büyük ölçekli araştırmalara dikkat çeken Erden, çalışmaların düzenli kahve tüketimi ile Tip 2 diyabet riskinde azalma gösterdiğini aktardı: "Geniş ölçekli çalışmalar, düzenli kahve tüketen bireylerde Tip 2 diyabet gelişme riskinin yüzde 20 ila 30 oranında azaldığını gösteriyor. Ancak günde 4-5 fincan sınırını aşmamak gerekiyor". Ayrıca bazı çalışmalarda her ek fincan ile riskin yaklaşık yüzde 7 azaldığı ve günde 3-5 fincanın (yaklaşık 300-400 mg kafein) koruyucu ilişkiyle bağlantılı olduğunun raporlandığını belirtti.

Biyoaktif bileşenlerin rolü ve sade tüketim vurgusu

Bu etkinin temelinde kahvedeki polifenoller ve klorojenik asit gibi bileşenlerin bulunduğunu söyleyen Erden, doğrudan araştırma sonuçlarını aktardı: "Polifenoller ve klorojenik asit gibi maddelerin antioksidan etkileri, vücuttaki oksidatif stres ve kronik inflamasyonu azaltarak metabolik dengeyi desteklemektedir. Bazı araştırmalarda kahve tüketiminin insülin duyarlılığını artırdığı ve pankreas -hücre işlevlerini koruduğu da bildirilmiş durumdadır. Güncel kanıtlar, günde 3-5 fincan kahvenin (yaklaşık 300-400 mg kafein) koruyucu etkiyle ilişkili olduğunu ortaya koymaktadır".

Erden, faydanın çoğunlukla sade ve şekersiz kahvelerde daha belirgin olduğunu; şeker, krema veya aromalı şurupların bu etkiyi azalttığını vurguladı. Ayrıca kahvenin kişisel tolerans, uyku ve anksiyete düzeylerine göre değerlendirilmesi gerektiğini hatırlattı.

Su tüketimi ve kafein uyarısı

Kahvenin diüretik etkisi nedeniyle su yerine geçmeyeceğini belirten Erden, su alımına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi: "Kahvenin diüretik etkisi olduğu için su yerine geçmeyeceğini dikkate almakta fayda var. Kahve içtiğinizde günlük su tüketiminize de yine dikkat etmelisiniz. Her yetişkinin günlük 2-2,5 litre su içmesi önerilir". Ayrıca günlük 400 mg kafein yani yaklaşık olarak 4-5 fincan sınırının aşılmaması uyarısında bulundu.

BESLENME VE DİYET UZMANI AYŞEGÜL AKKAYA ERDEN

BESLENME VE DİYET UZMANI AYŞEGÜL AKKAYA ERDEN

Yazar
EDİTÖR

Kerem Kaplan

Ben Kerem Kaplan, 32 yaşındayım, İstanbul. itibarhaber.com Gündem ekibinin deneyimli siyasi analistiyim. Benim işim sadece haberi vermek değil, haberin arkasındaki stratejiyi ve olası sonuçları analiz etmek. Soğukkanlı ve net bir dilim vardır.