Gıda zehirlenmesinde bilinmesi gerekenler
Uzman Dr. Mehmet Uluğ (Özel Ümit Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları, Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı) gıda zehirlenmelerine ilişkin uyarı ve bilgiler paylaştı. Dr. Uluğ, "Gıda zehirlenmesi mide bulantısı, kusma veya ishale neden olan klinik tablo olarak karşımıza çıkar. Çoğu zaman kendiliğinden düzelir ancak ihmal edilirse hayati risk oluşturabilir" ifadelerini kullandı.
Mikroorganizmalar ve bulaşma yolları
Dr. Uluğ, gıda kaynaklı zehirlenmelerin genellikle bakteriler, virüsler veya parazitlerin toksinleri ya da sporlarıyla kontamine olmuş yiyeceklerin tüketilmesi sonucu ortaya çıktığını belirtti. Ayrıca hijyenik olmayan su tüketiminin de benzer tablolar oluşturabileceğini vurguladı.
En sık karşılaşılan etkenler arasında viral nedenlerde norovirüs ve rotavirüs, bakteriler arasında ise Salmonella ve Escherichia coli (E. coli) yer alıyor. Parazitler özellikle hijyen koşullarının yetersiz olduğu bölgelerde daha sık görülüyor.
Yiyeceklere mikropların bulaşmasını Dr. Uluğ üç ana başlıkta topladı: el hijyeni eksikliği, yetersiz temizlik veya pişirme ve çapraz bulaşma. Dr. Uluğ, "Yiyecekler yeterince yıkanmaz veya pişirilmezse, içindeki mikroorganizmalar insanlara bulaşabilir" dedi.
Belirtiler ve ortaya çıkış süreleri
Gıda zehirlenmelerinde en sık gözlenen şikayetler şu şekilde sıralandı: mide bulantısı, kusma, karın ağrısı, sulu veya kanlı ishal, ateş. Nadir durumlarda bulanık görme, baş dönmesi ve sinir sistemi bozuklukları da görülebilir; çok nadir vakalarda solunumun durmasına kadar ilerleyebilecek nörolojik etkiler oluşabilir.
Dr. Uluğ, belirtilerin ortaya çıkış süresinin tüketilen gıdaya ve mikrobun türüne göre değiştiğini; belirtilerin hemen, saatler içinde veya günler, hatta haftalar sonra da ortaya çıkabileceğini belirtti.
Hangi durumlarda acil başvuru gerekli?
Vakaların büyük bölümü 1-2 gün içinde müdahale gerektirmeden düzelirken, bazı durumlarda ciddi komplikasyonlar gelişebiliyor. Özellikle uzun süren kusma ve yoğun sulu ishal sonucu oluşan sıvı kaybı 5 yaş altı çocuklar, yaşlılar ve bağışıklığı baskılanmış kişilerde hayati tehlike oluşturabilir.
Dr. Uluğ acil başvuru gerektiren bulguları şöyle açıkladı: "24 saat içinde 5’ten fazla ishal, kusmuk veya dışkıda kan, bir günden uzun süren 37,8 derecenin üzerinde ateş ve şiddetli karın ağrısı görülmesi durumunda mutlaka hastaneye başvurulmalı." Ayrıca 70 yaş ve üzeri kişiler için daha dikkatli olunması gerektiğini belirtti.
Dehidratasyon belirtileri arasında ise çok sulu ishal, aşırı halsizlik, yoğun susuzluk, ağız/dil kuruluğu, kas krampları, baş dönmesi, bilinç bulanıklığı veya uyku hali, koyu renkli idrar ve 5 saatten uzun süredir idrar yapamama sayıldı.
Tedavi yaklaşımı ve antibiyotik kullanımı
İlk 24-48 saat içinde birçok hastanın kendiliğinden düzeldiğini söyleyen Dr. Uluğ, kötüleşme durumunda kan testleri, dışkı tahlilleri ve etkeni belirlemeye yönelik özel testlerin yapıldığını belirtti. Tedavinin temelinin sıvı takviyesi oluşturduğunu; ağızdan bol sıvı alımı gerektiğini, gerekirse damar içi sıvı uygulandığını aktardı.
Antibiyotiklerin sıkça gereksiz kullanıldığına dikkat çeken Dr. Uluğ, "İshal ve gıda zehirlenmelerinin büyük kısmının etkeni bakteri değildir. Bakteri olsa bile çoğu zaman antibiyotik gerekmez. Antibiyotik sadece ateş devam ediyor ve dışkıda kan varsa, hekim önerisiyle verilmelidir. Özellikle, kronik hastalığı olanlar bu ilaçları doktor önerisi olmadan asla kullanmamalı" uyarısında bulundu.
Korunma önlemleri
Gıda güvenliği için Dr. Uluğ tarafından öne çıkarılan önlemler şunlar:
El hijyeni: Tuvalet sonrası, bebek bezi değiştirirken, çöp attıktan sonra, burun temizliğinden sonra ve hayvan temasından sonra eller mutlaka yıkanmalı. Hasta kişiler işe veya okula gitmemeli, dinlenmeli.
Gıda seçimi ve hazırlama: Pastörize edilmemiş veya iyi kaynatılmamış süt ve süt ürünleri tüketilmemeli. Meyve ve sebzeler tüketilmeden önce iyice yıkanmalı. Et ve deniz ürünleri tamamen pişmiş olmalı; yumurta sarısı tam sertleşinceye kadar pişirilmeli.
Saklama koşulları: Buzdolabı 4,4 derecenin altında, dondurucu ise -18 derecenin altında tutulmalı.
Çapraz bulaşmayı önleme: Çiğ gıdaya dokunduktan sonra eller, bıçaklar ve kesme tahtaları mutlaka yıkanmalı.
Dr. Uluğ'un uyarıları, hijyen ve doğru gıda uygulamalarıyla pek çok gıda kaynaklı sorunun önlenebileceğini gösteriyor.
ESKİŞEHİR'DE BULUNAN UZMAN DR. MEHMET ULUĞ, "GIDA ZEHİRLENMESİ MİDE BULANTISI, KUSMA VEYA İSHALE NEDEN OLAN KLİNİK TABLO OLARAK KARŞIMIZA ÇIKAR. ÇOĞU ZAMAN KENDİLİĞİNDEN DÜZELİR ANCAK İHMAL EDİLİRSE HAYATİ RİSK OLUŞTURABİLİR" DEDİ.