Emekli Öğretmenin Evinde Tarih: II. Mahmut'tan Çanakkale'ye
Yılmaz Özarslan tarafından yıllar içinde bir araya getirilen koleksiyon, Bolu'daki dairesinde adeta bir zaman tüneli sunuyor. Çocukluktan gelen merak ve dost ile aile katkılarıyla zenginleşen bu birikimde Osmanlı döneminden Cumhuriyet dönemi eserlerine kadar pek çok parça bulunuyor.
Koleksiyonun kökeni ve sahibi
Yılmaz Özarslan, 1981'de emekli olmuş, 28 yıl Kızılay Bolu Şube Başkanlığı görevinde bulunmuş ve bugün 81 yaşında. Babasından kalma eşyalar, dostlardan gelen parçalar ve kendi biriktirdikleriyle kurduğu bu özel koleksiyonu, hobisi olarak sürdürdüğünü söylüyor. Koleksiyon aynı zamanda küçük tefek imalatlar ve eski paralar gibi farklı ilgi alanlarını da barındırıyor.
II. Mahmut'un yemek masası
Koleksiyonun en dikkat çekici parçalarından biri, II. Mahmut dönemine atfedilen yemek masası ve sandalyeler. Özarslan, bu mobilyaların ıslahat döneminde kullanıldığına inandığını belirtiyor. Orman mühendislerinin ahşaba bakarak '200 küsur yıllık imalat' değerlendirmesi yaptığını, daha sonra yapılan araştırmada bu masanın 'II. Mahmut'a Fransa'dan ıslahat döneminde 1927 yılında hediye edildiği' bilgisini öğrendiğini aktarıyor.
Çanakkale Savaşı'na ait eserler
Koleksiyonda Çanakkale Savaşı'ndan kalan eşyalar da yer alıyor. Özarslan, dedesinin eline geçen ve 1915 tarihli Avusturalya yapımı bir süngü ile birlikte bazı kılıçların koleksiyonda bulunduğunu belirtiyor. Bu parçalar, ailenin mirası ve savaşın kişisel izlerini taşıyan öğeler olarak öne çıkıyor.
Diğer öne çıkan parçalar
Kolleksiyon ayrıca Karadeniz seyahatinde hediye edilmiş gümüş kabartma bir vazo, 1978'de kendisine verilen bir vazo, çeşitli çini eserler ve Pontus döneminden kaldığı belirtilen bir şarap şişesini içeriyor. Bunların yanı sıra, dedesinden kalan ve bakır dövme tekniğiyle yapılmış kabartma bir Atatürk portresi de koleksiyonun önemli parçalarından biri olarak öne çıkıyor. Özarslan, bu Atatürk kabartmasının çerçevesini yaptırdığını ve eserin kendisi için manevi değere sahip olduğunu ifade ediyor.
Koleksiyonu koruma ve sergileme anlayışı
Özarslan koleksiyonunu bir hobi ve vakit geçirme alanı olarak görüyor. 'Elimizdekileri topladım. Bazı şeyleri eş dost getirdi. Dolayısıyla böyle bir hobi olarak bu noktaya geldim,' diyen koleksiyoner, kahvehanelere gitme alışkanlığı olmadığı için burada mutlu olduğunu belirtiyor. Eserlerin korunması ve aktarımı konusunda gösterdiği titizlik, koleksiyonun sürdürülebilir bir miras olarak kalmasını hedefliyor.
BOLU'DA YAŞAYAN EMEKLİ ÖĞRETMEN YILMAZ ÖZARSLAN, ÇOCUKLUĞUNDAN BERİ İLGİ DUYDUĞU VE YILLAR İÇİNDE TOPLADIĞI YÜZLERCE ESKİ ESERİ KOLEKSİYONA DÖNÜŞTÜRDÜ.
