
TEK TIKLA SEÇ, SATIN AL VE BEKLE
Dijital pazarlama, bireyleri yalnızca müşteri değil aynı zamanda veri sağlayıcı ve test grubu haline getiriyor.
İnsanoğlunun En Eski İhtiyacından Modern Bir Davranışa
Alışveriş, binlerce yıldır ihtiyaç veya keyif odaklı bir etkinlik olarak var oldu. Ancak modern çağda çevrim içi alışveriş ile birlikte, bu eylem insanların tercihlerinden çok, pazarlama dünyasının yönlendirdiği davranış biçimlerine dönüşüyor. Dijital pazarlama, zamanla bağımlılık seviyesine ulaşan bu tüketim modelini şekillendiriyor.
Dönüşüm Süreci ve Tarihçe
Alışveriş, tarih boyunca takas biçimlerinden devasa fiziksel mağazalara ve günümüzde sonsuz dijital raflara taşındı. "Tek tıkla seç, satın al ve bekle" döngüsü, alışverişin doğasını köklü bir şekilde değiştirdi. Sanal alışverişin tarihi, 1970'lerde telefonla sipariş verme yöntemleriyle başlıyor ve 1979’da İngiltere’de Michael Aldrich tarafından geliştirilen tele-alışveriş ile günümüze kadar uzanıyor. Charles Stack ise 1992’de kurduğu Book Stacks Unlimited ile çevrim içi alışverişin temellerini attı.
E-Ticaretin Yaygınlaşması
1994’te geliştirilen SSL güvenlik protokolü, çevrim içi alışverişin güvenilirliğini artırdı. Bu durum, mobil e-ticaretin hızla büyüyerek çevrim içi alışverişin %60'ını oluşturmasına yol açtı.
Veri Kaynağı Olarak Tüketici
Çevrim içi alışveriş, sınırlı stoklar, ani indirimler ve "kaçırma" korkusuyla bireyleri görünmez bir rekabete sürüklüyor. Bu süreç, alışverişin yalnızca bir satın alma eylemi olmasının ötesine geçtiğini gösteriyor; birey, dijital pazarlama stratejileriyle yönlendirilerek veri sağlayıcı haline geliyor.
Yaşam Tarzı mı, Ürün mü?
Olay, yalnızca alışverişin dijitalleşmesi ile bağlı kalmıyor; aynı zamanda pazarlama algoritmalarıyla şekillenen bir yaşam tarzına dönüşüyor. Kullanıcılar, bir ürünle karşılaştıklarında sadece o ürünü değil, o ürünün vaad ettiği yaşam tarzını da satın almış oluyorlar.
Düşünce Gücüyle Alışveriş
Dijital Pazarlama Uzmanı Ahmet Balat, Türkiye'deki e-ticaretin gelişiminin internetin yaygınlaşmasıyla başladığını belirtiyor. Amazon’un yapay zeka özellikleriyle kullanıcının ürün alma ihtimalini önceden sezebildiğini ifade eden Balat, bu durumu "düşünce gücüyle alışveriş" gibi tasvir ediyor.
Pandemi Etkisi
Kovid-19 salgını, e-ticaretin dönüşümündeki en büyük etkenlerden biri oldu. Öğretim Görevlisi Maryam Farzand, bu dönemde çevrim içi alışverişin başa çıkma mekanizması haline geldiğini vurguluyor. Duygusal alışveriş, birçok kişinin yeni bir alışkanlığı olarak aniden hayatlarına girdi.
Ruhsal ve Maddi Riskler
Balat, çevrim içi alışverişin ticareti hızlandırırken ruhsal ve maddi riskler de taşıdığını ifade ediyor. Farzand, sosyal medyada romantize edilen alışveriş davranışının bağımlılığa yol açabileceğini belirtiyor. Uzun vadede bu durum, insanların asıl problemlerini göz ardı etmesine neden olabiliyor.
Binlerce yıldır ihtiyaç ya da keyif odaklı alım ve satım maksatlı gelişen alışveriş, modern dünyada çevrim içi alışverişin yaygınlaşmasıyla insanların tercihlerinden çok, pazarlama dünyasının yönlendirdiği davranış biçimine dönüşüyor. Takas biçimi olarak doğan, zamanla pazar alanlarından devasa mağazalara, oradan da dijital dünyanın sonsuz raflarına taşınan alışveriş, "tek tıkla seç, satın al ve bekle" döngüsüyle ihtiyaç odağından alışkanlık hatta bağımlılık seviyesine ulaştı.