Ağız Sağlığı: Diyabet ve Kalp Hastalıklarının Seyrini Değiştirebilir
Mevsimsel artış ve kronik hastalık bağlantısı
Kış döneminde soğuk hava ve beslenme değişiklikleri nedeniyle diş ve diş eti sorunları daha sık görülüyor. Yapılan araştırmalar, ağız hijyeninin diyabet ve kalp hastalıkları gibi kronik durumlarla güçlü bir ilişki içinde olduğunu ortaya koyuyor. Dt. Can Gökkurt, ağız bakımının bu hastalıkların önlenmesinde hayati önem taşıdığını vurguluyor.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünya genelinde 3 buçuk milyar kişi çeşitli ağız hastalıklarıyla mücadele ediyor. Ayrıca diş çürükleri ve diş eti iltihapları, erişkinlerde diyabet komplikasyonlarını yüzde 30’a kadar artırabiliyor.
Ağızda başlayan sorun tüm vücudu etkileyebilir
Son çalışmalar, ileri düzey diş eti hastalığı bulunanlarda kalp krizi riskinin yüzde 20, inme riskinin ise yüzde 44 oranında arttığını gösteriyor. Diyabetli bireylerde düzenli ağız bakımı olmadığında kan şekeri kontrolünde dalgalanmalar meydana gelebiliyor. Dt. Can Gökkurt bu konuda şu görüşü paylaşıyor: 'Ağızda oluşan kronik iltihaplar sadece bölgesel sorunlara yol açmaz; zamanla kalp, böbrek ve metabolik sistemleri etkileyerek daha geniş kapsamlı sağlık problemlerine zemin hazırlar.'
Ağız hijyeninde sık yapılan hatalar ve öneriler
Ağız bakımında en sık rastlanan hatalar; hızlı ve yüzeysel fırçalama, diş ipi kullanımının atlanması ve uygun olmayan ürün seçimi olarak öne çıkıyor. Dt. Can Gökkurt'ün önerileri özetle şu şekilde:
- Dişler günde en az iki kez, her seferinde en az iki dakika florürlü diş macunu ile fırçalanmalı.
- Diş araları diş ipi veya ara yüz fırçaları ile temizlenmeli.
- Şekerli ve asitli gıdaların tüketimi sınırlandırılmalı; özellikle gece yatmadan önce ağız temizliği ihmal edilmemeli.
- Düzenli diş hekimi kontrolleri yılda en az iki kez yapılmalı.
Bu basit uygulamalar yalnızca diş ve diş eti sorunlarını azaltmakla kalmaz; aynı zamanda diyabet, kalp-damar problemleri ve enfeksiyon risklerini düşürmeye yardımcı olur.
Çocuklarda erken bilinçlendirme önem taşıyor
Çocuklara küçük yaşta ağız hijyeni alışkanlığı kazandırmak, ileride ciddi diş sorunlarının önüne geçiyor. Verilere göre çocukların yüzde 60’ı, 12 yaşına gelene kadar en az bir diş çürüğü ile karşılaşıyor. Dt. Can Gökkurt, okul öncesi dönemde doğru fırçalama tekniklerinin öğretilmesinin ve oyunla desteklenen eğitim programlarının uzun vadede olumlu etkiler sağladığını belirtiyor.
Düzenli kontroller diş kaybını azaltır
Diş kaybını önlemede düzenli muayene ve profesyonel temizliklerin rolü büyük. Dt. Can Gökkurt, yılda iki kez yapılan diş hekimi kontrolleri ve profesyonel temizliklerin diş kaybı riskini yüzde 50’ye kadar azaltabildiğini söylüyor. 'Günlük bakım rutinleri ile profesyonel koruyucu uygulamaların bir arada yürütülmesi, ağız sağlığını korur ve sistemik hastalık risklerini düşürür' diye ekliyor.
KIŞ AYLARINDA DİŞ VE DİŞ ETİ RAHATSIZLIKLARI YAYGINLAŞIRKEN, YAPILAN ARAŞTIRMALAR AĞIZ SAĞLIĞININ DİYABET VE KALP HASTALIKLARI GİBİ KRONİK DURUMLARLA DA DOĞRUDAN İLİŞKİLİ OLDUĞUNU GÖSTERİYOR. DT. CAN GÖKKURT, AĞIZ HİJYENİNİN BU HASTALIKLARIN ÖNLENMESİNDE KRİTİK BİR ROL OYNADIĞINI VURGULADI.
